Yapay Zeka, Santorini’deki Deprem Gizemini Aydınlattı

Yapay Zeka ile Deprem Analizi

Bilim insanları, Santorini’deki deprem fırtınasının nedenlerini yapay zeka kullanarak yüksek doğrulukla belirlemeyi başardı. 2025’in başlarında Yunanistan’ın turistik adası Santorini, yoğun deprem aktiviteleri ile sarsılmış; bu durum okulların kapanmasına ve binlerce kişinin tahliye edilmesine yol açmıştı.

Deprem Fırtınası Tartışmaları

O dönemdeki sarsıntıların volkanik patlama mı yoksa büyük bir depreme mi yol açacağı konusunda tartışmalar sürerken, uzmanlar bu durumun bir deprem fırtınası olduğunu ifade ediyordu. Son günlerde Balıkesir’de benzer bir deprem fırtınası yaşanması, iki bölgedeki sarsıntıların bağlantılı olup olmadığı sorusunu gündeme getirmiştir. Ancak şu ana kadar kesin bir ilişki tespit edilmemiştir.

Yapay Zeka ile Verilerin Analizi

Bilim insanları, yaklaşık sekiz hafta süresince gerçekleşen yaklaşık 25 bin depremi analiz etti. Yapılan araştırmalar, sarsıntıların yer kabuğunun derinliklerinde hareket eden magma kaynaklı olduğunu ortaya koydu. Bulgular, hakemli bilimsel dergi Science’ta yayımlandı.

Santorini’nin Tarihsel Patlamaları

Santorini, tarih boyunca MÖ 1620 civarında yaşanan Minoan Patlaması gibi yıkıcı olaylara ev sahipliği yapmıştır. 1956 yılında 7.7 büyüklüğünde bir deprem ile sarsılan bölge, 2025’te meydana gelen sarsıntılarla bir kez daha gündeme geldi. Bu dönemde 4.5 büyüklüğünün üzerinde 48 deprem kaydedildi ve acil tahliye planları uygulamaya konuldu.

Magma Hareketleri ve Deprem Tetiklenmesi

Bölgedeki depremlerin yanardağ kaynaklı mı yoksa fay kırılması nedeniyle mi meydana geldiği araştırılıyordu. Mevcut teknolojiler yüzeydeki titreşimleri ölçebildiğinden, yerin derinliklerinde yaşanan olayları anlamak oldukça zordu. Bu aşamada makine öğrenimi sistemleri devreye girdi. Yapay zeka, en küçük sarsıntıları bile tespit ederek on binlerce depremden oluşan bir veri tabanı oluşturdu.

Araştırmacılar, yüzeyin 15 kilometre altında ve Santorini’nin 50 kilometre kuzeydoğusunda meydana gelen hareketleri belirleyebildi. Deprem dağılımını inceleyerek sarsıntıların, yer kabuğundaki su altı magma haznesinden yatay yönde ilerleyen magma tarafından tetiklendiğini keşfettiler.

Çalışmanın baş yazarı Anthony Lomax, magma akışının sürekli olmadığını belirterek, “Magma, dalgalar halinde ilerledi; yeni çatlaklar açtı, bazılarını kapattı ve her hareketle basınç artışı yaratarak depremleri tetikledi,” dedi. Uydu görüntüleri aracılığıyla magmanın büyüklüğü de hesaplanabildi ve hacminin 200 bin olimpik havuzu dolduracak kadar büyük olduğu belirtildi. Ancak yeterli basınç ve kaldırma kuvveti bulunmadığı için bir patlama gerçekleşmedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir