Kaynak, LinkedIn
Hafize Gaye Erkan, ilk kadın merkez bankası başkanı oldu
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu görevden alındı, yerine Hafize Gaye Erkan atandı.
Bu görevde yaşadığı ve çalıştığı ABD’den Türkiye’ye dönecek olan Erkan, kurumun ilk kadın başkanı oldu.
Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanı olarak atanmasının ardından ekonomide ortodoks politikalara dönüşün sinyalleri verilirken, Erkan’ın Merkez Bankası Başkanlığı’na atanması bu yeni döneme uygun bir atama olarak okunuyor.
Peki Merkez Bankası’nın yeni başkanı kim?
Türkiye ve ABD’de eğitim gördü
40’lı yaşlarının başında olan Erkan hakkında son Türk basınında çıkan haberler, onun parlak eğitim geçmişine ve uluslararası finans alanındaki deneyimine dikkat çekiyor.
Dünya gazetesinin haberine göre Erkan, Elazığlı makine mühendisi bir baba ile matematik öğretmeni bir annenin çocuğu olarak dünyaya geldi.
LinkedIn profilinde ilkokulu İstanbul Suadiye’de tamamladıktan sonra ortaokulu İstanbul Lisesi’nde tamamladığı ve bu okuldan ikinci sınıfla mezun olduğu yazmaktadır.
Bu profil sayfasına göre Erkan, 2001 yılında Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra Amerika Birleşik Devletleri’nde Princeton Üniversitesi’nde Finans Mühendisliği alanında doktorasını tamamlamıştır.
Harvard Üniversitesi’nde İleri Yönetim Programı’na ve Stanford Üniversitesi’nde Kurumsal Yönetim Liderlik Programı’na katıldı.
Profili, uzmanlık alanları olarak bankacılık, yatırım, risk yönetimi, teknoloji ve dijital inovasyonu içermektedir.
Uluslararası şirketlerde çalıştı
Erkan, çalışma hayatının ilk yıllarında yaklaşık 10 yıl Goldman Sachs’ta genel müdür olarak çalıştı.
Goldman Sachs, Amerika Birleşik Devletleri’nde çok uluslu bir yatırım bankasıdır.
2014-2021 yılları arasında San Francisco merkezli bir banka olan First Republic Bank’ın yönetim kurulunda görev yaptı.
Banka 2023’te iflas etti ve 2008’de iflas eden Washington Mutual’dan sonra ABD bankacılık tarihindeki en büyük ikinci iflas oldu.
Erkan, Temmuz 2021 ile Aralık 2021 arasında First Republic Bank’ta eş CEO olarak görev yaptı.
Erkan, LinkedIn sayfasında 2019’dan 2021’e kadar Tiffany & Co.’nun, 2022’den beri de Marsh McLennan’ın yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. Danışma kurulunda görev yaptığı da belirtiliyor.
Bununla ilgili olumsuz yorumlar nelerdir?
Basında çıkan haberler Erkan’ın eğitimdeki başarısına ve çalışma hayatındaki deneyimine dikkat çekerken, bazı analizlerde Erkan’la ilgili bazı kaygılar da yer alıyor.
Bunlardan biri de Erkan’ın deneyim alanıyla ilgili.
Örneğin geçtiğimiz günlerde Reuters tarafından yayınlanan analizde Erkan’ın para politikası tecrübesi olmadığı için uygulayacağı politikalara ilişkin eğilimlerinin belirsiz olduğu söyleniyor.
Bir diğer konu da Erkan’ın Birinci Cumhuriyet Bankası iflas sürecindeki konumu.
Erkan, bankada yaklaşık altı ay eş CEO olarak görev yaptıktan sonra Aralık 2021’de görevinden ayrıldı.
Bazı uluslararası analizlerde pozisyonu gereği bu süreçten Erkan’ın da sorumlu olduğu yazılırken, bazılarında ise Yönetim Kurulu’nu yaklaşan kriz konusunda uyardığı ancak yeni bir strateji konusunda ikna edemeyince istifa ettiği yazıldı. .
Kaynak, Youtube
Erkan, First Republic Bank’tan ayrılma kararının ardından Bloomberg TV’ye röportaj verdi.
Dünya gazetelerindeki yazılarınız nelerdir?
Erkan’ın 8 Mart’tan bu yana ekonomi gazetesi Dünya’da “Finansın merkezi New York” başlıklı köşe yazısını yazdığı da görülüyor.
Erkan, ilk yazısını 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde emekçi kadınlara adadığını söyledi.
Yazısında “Kurucumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı modern Türkiye’nin inşa sürecinde kadınlara tanınan hakların birçok batılı ülkeye ilham kaynağı olduğunu biliyoruz” ifadelerini kullandı.
“Kadınların Finansta Adı Yok” başlıklı bu makalesinde, ABD ve Avrupa’da bankacılık, yatırım veya finansal hizmetlerde kadın CEO’ların çok düşük oranını eleştirdi.
Erkan, 2 Mayıs tarihli yazısında, ABD’de çok yakında resesyona girileceğini söyledi.
31 Mayıs’ta yazdığı “Küresel ekonominin 5 sorunu” başlıklı yazısının giriş cümlesi dikkat çekiyor:
“Dünya çapında ortaya çıkan makroekonomik zorluklar, uzun süredir düşük ve negatif reel faiz oranlarının neden olduğu gelişmiş ekonomilerdeki istikrarsızlığın yalnızca ‘ön sonuçları’.
Ekonomik model değişiyor mu?
2021’den beri Türkiye’de hükümet, Türk Ekonomi Modeli veya Yeni Ekonomi Modeli olarak tanımlanan bir ekonomik modeli uyguluyor.
2018 seçimlerinden sonra ekonominin yönetimi Hazine ve Maliye Bakanlığı adı altında yeniden yapılandırıldı ve bu göreve Berat Albayrak getirildi.
Aralık 2020’de Albayrak’ın istifasının ardından yerine Lütfü Elvan getirildi.
Aralık 2021’de Elvan’ın istifasının ardından görevi bu kez dönemin bakan yardımcısı olan Nureddin Nebati devraldı.
Bu süreçte Merkez Bankası Başkanlığında peşpeşe değişiklikler olmuştur.
Faiz oranlarını en son yükselten merkez bankası başkanı Naci Ağbal’dı.
Ağbal, beş aydan az bir süre kaldığı bu görevden Mart 2021’de ihraç edilmiş ve yerine Şahap Kavcıoğlu atanmıştı.
Bazı uzmanlara göre yeni model, Merkez Bankası’nın Eylül 2021’de resmi oranı %1 oranında düşürmesiyle başladı.
Model çerçevesinde Merkez Bankası takip eden dönemde politika faizini indirmiş veya sabit tutmuştur.
Ancak 3 Kasım 2022 itibarıyla yıllık enflasyon %85,51 ile 24 yılın en yüksek seviyesine ulaşmış ve bu durum faiz-enflasyon açısından ortalama modelin daha fazla sorgulanmasına neden olmuştur.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise eleştirilere karşı “faizin sonucu olarak enflasyona neden olduğu” tezini defalarca savundu.
28 Mayıs seçimleri öncesinde CNN televizyonuna verdiği röportajda Erdoğan, düşük faiz politikasını sürdüreceğini söyledi.
Erdoğan, 28 Mayıs gecesi balkonda yaptığı konuşmada, “Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarının yol açtığı sorunların giderilmesi ve refah kaybının telafi edilmesi önümüzdeki günlerin en acil konusu. Madem bunlar sözler, gel. Yaparsak yaparız. Faiz 8,5… Göreceksiniz enflasyon da düşecek. Bizimle rekabet edemezler, IMF’nin kapısında nöbet tutuyorlar” dedi.
Kaynak, Getty Resimleri
Mehmet Şimşek ve Nurettin Nebati
Merkez Bankası’nın faiz oranlarına ilişkin adımları ne olacak?
Geçtiğimiz hafta sonu açıklanan yeni kabinede; Ekonomi alanında kurumsal bağımsızlık, mali disiplin, ekonomik reformlar ve ortodoks politikaları savunmasıyla tanınan Mehmet Şimşek, Nurettin Nebati’nin yerine Hazine ve Maliye Bakanlığı’na atandı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yerine Devlet Planlama Teşkilatı tecrübesi de bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi Plan ve Bütçe Komisyonu eski Başkanı Cevdet Yılmaz getirildi.
Mehmet Şimşek, görevi Nebati’den devralan törende yaptığı açıklamada, “akılcı siyasete dönüş” çağrısında bulundu:
“Toplumsal refahı artıracağız. Bunu gerçekleştirirken şeffaflık, öngörülebilirlik ve uluslararası standartlara uyum temel hedeflerimiz olacaktır. Türkiye’nin rasyonel bir temele dönmekten başka çaresi yok. Enflasyonla mücadele temel politikamız olacaktır” dedi.
Şimşek, aynı konuşmasında Merkez Bankası ile ilgili şunları söyledi:
“Enflasyonun orta vadede tek haneli rakamlara düşürülmesi, öngörülebilirliğin artırılması ve yapısal dönüşümün hızlandırılması ülkemiz için hayati önem taşımaktadır. Merkez Bankamızın enflasyonla mücadelede maliye politikası ve uygulanacak yapısal reformlarla desteklenmesi temel politikamız olacaktır. güçlü bir koordinasyon sağlayarak bu öncelikler çerçevesinde çalışmalarımıza devam ediyoruz.”
Yeni atamalar ve bu tür açıklamalar ekonomide yeni bir dönemin başlayabileceğine işaret ederken, Erdoğan’ın düşük faiz politikalarını savunan mevcut açıklamaları ekonominin geleceğinin tahminini zorlaştırıyor.
Bu manzarada ekonomi politikalarının nasıl ve ne ölçüde değişeceği ve bunun kapsamında Merkez Bankası’nın yeni yönetimiyle faiz oranlarına nasıl adım atacağı merak ediliyor.
Yoruma kapalı.